Haydi PEGASUS! Seni bekliyoruz.

15 Şubat 2011
5 min read

Bir kaç yıldır havacılık sektörünün muazzam bir büyüme kaydettiğini her fırsatta söylüyoruz. Bizler sektörün içindeki insanlar olarak zaten bu büyümeyi yakından görüyor, hayatlarımızı bu sektörden kazanıyoruz.

Ancak…

Bu büyümeden sadece şirketler, dolayısıyla hisse sahipleri ve çalışanları mı sadece paydaş olarak faydalanmaya devam edecekler?

Her ne kadar sermaye piyasasında işlem yapmak Türkiye’de çok fazla tabana inmiş bir uygulama olmasa da havacılığımızdaki bu gelişmeden halkımızı da yararlandırmak çok önemli. Zira şirketlerin gelirlerini elde ettikleri ülkelere bazı borçları vardır; ki bunları sosyal sorumluluk projeleri ile ödemeye çalışırlar, fakat bazı şirketlerin gün gelince halka arz olmaları ve borsaya kote olmaları kaçınılmazdır.

Şirketlerin borsaya girmelerinin en önemli ve temel sebepleri her şeyden önce özkaynaklarını arttırmaktır. Satılan hisselerden gelen getiri şirketin yeni yatırımlarında kullanabilmesi için çok önemli bir kaynağı teşkil ederler. Borsada hisseler talebe göre satıldığından şirket hisseleri defter değerinden çok daha yüksek fiyatlara satılabilir, ki bu çok avantajlı bir satış yöntemidir. Borsaya kote olmanın yan avantajlarından birisi de şirketinize anonim ortaklar katmanızdır, ki bu da aile bazlı şirketlerde bireysel yönetim hatalarının şirketin geleceğine etki etmesini engelller ve yeni ortaklar elde etmenin getirdiği yeni sorumluluklar şirketinizi daha ileri bir noktaya taşıyabilir. Ayrıca siz artık borsaya kote bir şirketseniz eğer, Sermaye Piyasası Kurulu’na bağlısınızdır artık. Yatırımcılara ve SPK’Ya hesap vermek zorundasınızdır ve daha da önemlisi bağımsızlığı kanıtlanmış denetim firmalarınca hesaplarınız yolsuzluğa, hatalara ve usülsüzlüğe karşı daima denetlenir. (Şirketlerin Borsa’ya kote olmaktan kaçınmalarında bu denetimlerin çok büyük etkisi olduğunu da söylemeden geçmeyelim.)

Yolsuzluk ve usülsüzlüklerin ortadan kalkması, gerçekten faal olarak işleyen bir kurumsal yönetim sisteminin kurulması ile şirketiniz çok çok ileri bir noktaya taşınabilir. Şirketin tüm gelir ve harcamaları kayıt altında olduğu için bu memleket için de bir kazançtır; zira borsaya kote bir şirketin vergi kaçırması, kayıtsız işler yapması söz konusu olamaz.

O halde…

Madem havacılık sektörü “uçmayan bırakmayarak” bu kadar büyüdü, şimdi sektörteki firmaların bu kârı halkı ile paylaşmasıı ve bu büyümeden küçük yatırımcıyı da faydalandırması gerekmiyor mu?

Şu an borsada işlem gören yerli firmalarımız arasında, tek havayolu (ve diğer bağlı iştirakleriyle bakım, yer hizmetleri vd.) şirketi THYAO ve THYAO olarak tüm bağlı iştiraklerinin getirileriyle geçtiğimiz iki-üç yılda yatırımcısına %400’lere varan kazançlar sağladı. USAŞ (Hisse kodu:UCAK) ve havacılık sektöründe bağlı iştirakleri bulunan TAV (Hisse kodu: TAVHL) ile ÇELEBİ Holding de (Hisse kodu: CLEBI) havacılık sektöründen diğer önemli oyuncular. Bunun dışında yabancı olarak DO&CO var.

Bu firmaların son bir yıldır yatırımcısına ne kazandırdığına birlikte göz atalım (temettüler dikkate alınmamıştır; gün itibariyle bir yıl önceki fiyatına göre sadece hisse fiyatlarındaki değişimdir):

THYAO: %21,44
TAVHL: %22,73
CLEBI: %73,82
UCAK: %-6,81

İMKB’de işlem gören tek yabancı firma DO&CO ise halka arz olduğu Kasım ayı (2010) sonundan bu yana yaklaşık %46 kazandırdı.

Bu rakamlar krizden sonra ayakta kalmayı başaran havacılık sektörü için 2008-2009 yılları arasında çok daha büyüktü.

Görüldüğü üzere sektördeki büyümeden yurtiçindeki bireysel yatırımcı da faydalanabilmiş. Nitekim Türk havacılık sektöründe faaliyet gösteren çok büyük sermayeli başka bir çok şirket var ve dilerseler onlar da halka arz olarak borsaya kote şirketler haline gelebilirler ve böylece bireysel yatırımcının işlemlerine açık hale gelebilirler.

Pegasus’un halka arzı bekleniyor

Esas Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ali Sabancı, Pegasus Havayolları’nın da halka arz edileceği yönünde planları olduğunu 2009 yılının sonlarında deklare etmiş ve 2010 yılının ikinci yarısında halka arz planlarının sonuçlanacaklarını söylemişti ve bu açıklamanın ardından halka arz için danışmanlık yetkisini Credit Suisse ve İş Yatırım’a veren Pegasus Havayolları 2010 yılında bu planını gerçekleştiremedi. Ali Sabancı, turizm sektöründe işlerin diledikleri gibi gitmediği için halka arzın 2011 yılına ertelendiğini açıklamıştı ve 2011 yılının ilk çeyreğini işaret etmişti.

Şimdi vakit geldi ve halka arz için SPK ile gerekli görüşmeleri yapan Pegasus nihayet geçen hafta onay aldı.

Bu noktada dikkat çekilmesi gereken bir kaç husus var:

Esas Holding’in İMKB’ye ESAS Holding olarak değil de Pegasus Havayolları olarak giriş yapmalarının elbette kendilerince bir sebebi vardır. Zira, Air Berlin ve Air Lease Corporation (ALC) hisseleri Pegasus Havayolları’nda değil, Esas Holding’e ait ve bu ikisini karıştırmamak gerekiyor. Pegasus Havayolları’nın dağıttığı kar paylarına değil, ama işlem gördüğü fiyatlara Esas Holding’in diğer iştiraklerinden elde ettikleri kâr ve zararların, risklerin, olumlu ve olumsuz haberlerin yansıyacağını da unutmamak gerekir.

Şimdi kulaklar Pegasus Havayolları’nda. Yakın zamanda halka arz edileceğini duymayı bekliyoruz.

İyi Haftalar.

Comments

gazi

Tam şurada ne dediginizi anlayamadım.
“Esas Holding’in İMKB’ye ESAS Holding olarak değil de Pegasus Havayolları olarak giriş yapmalarının elbette kendilerince bir sebebi vardır. Zira, Air Berlin ve Air Lease Corporation (ALC) hisseleri Pegasus Havayolları’nda değil, Esas Holding’e ait ve bu ikisini karıştırmamak gerekiyor. Pegasus Havayolları’nın dağıttığı kar paylarına değil, ama işlem gördüğü fiyatlara Esas Holding’in diğer iştiraklerinden elde ettikleri kâr ve zararların, risklerin, olumlu ve olumsuz haberlerin yansıyacağını da unutmamak gerekir.”

Aslında pegasus hissesi alırken , esas holdig hissesi mi almış olacagım ?

Ayrıca alım önerir misiniz?
Zira şu anda borsa sanki doyum noktasına ulaştı gibi duruyor en azından seçime kadar herhangi bi artış kaydetmez..
Seçimden sonra çıkacak sonuca göre yükselebilir görüşündeyim , ayrıca orta dogudaki gelişmeler borsayı etkiler mi ?

admin

Merhaba,

Şöyle ki Air Berlin ve ALC hisseleri daha önce basında çıkan bazı haberlerde Pegasus Havayolları’na aitmiş gibi lanse edildi ama öyle değil. Esas Holding’e ait. Pegasus Esas Holding’in bir bağlı ortaklığıdır. Pegasus hissesi alırken Esas Holding hissesi almış olmazsınız. Orada söylemek istediğim şey şu: Esas Holding’in diğer sektörlerden ya da pazarlardan zararı ve diğer sektörlerde ya da pazarlarda taşıdığı riskler Pegasus hisse senetlerinin değerlenmesinde etkendir; sözgelimi ana ortaklığın likidite riskleri, iflas riskleri Pegasus kağıtlarını da olumsuz etkiler ancak ana ortaklığın kârı ile Pegasus’un hiçbir ilgisi yoktur. Pegasus bu sene zarar edebilir, ama ana ortaklık etmez. Bu durumda Pegasus temettü dağıtamaz. Pegasus ancak kendi karından temettü dağıtabilir.

Maalesef kağıt ile ilgili bir tavsiyem yok. İlginiz için teşekkür ederim.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir