Yıldızınız ne söylemiyor acaba?
Açık Bilim Radyo Programı’nı takip edenler ya da beni takip eden okur ve dostlarım son üç yıldır astrolojiyle ilgili bir kitap hazırlığı içerisinde olduğumu bilirler. Geçtiğimiz yıl sonunda piyasaya çıkmasını beklediğim kitap teknik nedenlerden ötürü gecikti ve yayınevi de değişerek Kırmızı Kedi’den çıktı. İyiki de öyle olmuş.
Kitabımı üç bölüm şeklinde kurguladım. Astrolojinin ortaya çıkmasının tarihte ne kadar doğal bir süreç olduğunu anlattığım birinci bölümü, astrolojinin niçin gerçekdışı olduğunu anlatan ikinci bölüm takip ediyor. Üçüncü bölümde de astrolojiye -ve diğer tüm doğa üstü fenomenlere- inanmamıza neden olan psikolojik süreçleri aktarıyorum. Ortaya tam tekmil bir “astrolojiyi anlama ve çürütme kiti” çıkmış oluyor böylece.
Yerli astrologların hata ve sorumsuzluklarına bol bol örnek verdiğim kitaba tüm popüler kitapevlerinden, bildiğiniz tüm internet kitapçılarından ulaşabilirsiniz.
Kitapla ilgili bazı bağlantılar:
Satın alma bağlantıları: D&R | Idefix | Kitap Yurdu | Babil | Oda Kitap
Habertürk Söyleşisi: Siz İnanmak İstedikten Sonra Her Fal Doğru Çıkar
Aydınlık Gazetesi Söyleşisi: Türkiye’de Astroloji hala Bilim Sanılıyor
T24’teki Işıl Öz İmzalı Söyleşi: Astrolojinin Bilimle İmtihanı
Dilek Sönmez imzalı Cumhuriyet Sokak söyleşisi: Astrolojiye Neden İnanmamalıyız
OdaTV’de yayımlanan Prof. Dr. Cem Say’ın kaleminden değerlendirme.
Açık Bilim’de Bahadır Ürkmez İmzalı değerlendirme.
DijitalX’de Müfit Gökmen ile söyleşi.
Kitabın Goodreads künyesi.
(Sürecek…)
Astrolojide uzun çalışmalar yapmayan birisinin astroloji konusunda kitap yazması,sadece yazılan kitabın bir palavra olduğunu gösterir…
Ekonomi, tıp, astronomi, astrofizik, psikoloji ve psikiyatride uzun çalışmalar yapmayan birisinin bunların tamamı hakkında yorum yapması, yaptığı tüm yorumların palavra olduğunu gösterir. Mesela izlediğim bir videonuzda Ay’ın çekim etkisiyle beyne yükselen sıvıların delilik yarattığını iddia ediyorsunuz ve bunu hiç biyoloji, sinirbilimi, tıp ve psikiyatri bilmeden öne sürüyorsunuz… Üstelik öne sürdüğünüz şey külliyen yanlış.
Buna keza ben astrolojik bir kehanet öne sürme cesareti göstermiyorum. Kitabı okumadığınız belli. Okusaydınız şahsınızdan bahsettiğimi de görürdünüz. Yeteri kadar astrolojik kaynak okuduğumu da.
Ben 1968 yılı Orta doğu teknik Üniversitesi management bölümü mezunuyum.Endüstriel yatırım finans ve işletme konusunda da 17 yıl fiilen çalıştım.Yönetici olarak mühendisler mimarlar iktisadcılar vs vs çok çeşitli profillerle ilişkilerim oldu.En soyut psikolojik ve sosyolojik değişkenleri para gibi en somut hale indirgemek mesleki bir alışkanlığım.
Ayrıca hobi olarak 1965 den beri metafizik diyebileceğimiz pek çok alanda teorik ve pratik çalışmalar yaptım.Bu konudaki akil insanlarla ilişkilerim tartışmalarım oldu.Bütün bunların ötesinde bende olan bilimsel şüphecilik bilim adamlarında bile bulamayacağınız bir özelliktir.Astroloji bilseniz bunu horoskopumda görebilirdiniz.
Ayın çekim gücü ile okyanuslar şişerken neden beyin sıvıları şişmesin ki.Zaten bu benim labaratuvar alanım değil.Okunmuş bir bilgi.gayet de mantıklı.
Öyle veya böyle evrende bilimin henüz keşfedemediği senkronizasyon diye bir şey var.Anlamlı rastlantılar parapsikolojinin önemli bir konusu.varlığı .Astroloji de bunun bir parçası olabilir.Biz takipçileri için bir realite.Yine öyle desen de böyle desen de astroloji diye bir şey var.Nedeni henüz bilinmeyen bir şey.Ama uzun süreler kişi horoskopları ile çalışırsan bunu görürsün.Bilgin arttıkça görücülüğün artar.
Selamlar
Tavsiyeleriniz için teşekkürler.
Benim tavsiyem de şu: Okyanuslar şişerken neden beyin sıvılarının şişmediğini Fizik Lise 1 kitabından, beyin sıvısının şişmesi diye bir patoloji olmadığını da tıp kitaplarından görebilir ya da bir doktora danışarak öğrenebilirsiniz.
İlginiz için teşekkürler, selamlar.