1996 yılında babamla Gülhane Parkı’na gelmiştik. Şenlikler varmış demek ki, bir karikatürist de oradaydı ve insanları hayâlleriyle çiziyordu.
Dün gibi hatırlıyorum o günü. Midemi bozacak kadar yemiştim. Kumpir, lokma, Osmanlı macunu, sahlep…
Ve karikatürist Ahmet Aslantürk’ün sırasına girdik. Benden önceki tıknaz, bıyıklı adam ünlü bir türkücü olarak çizdirmişti kendini. Onun resmini de hatırlıyorum şimdi.
Ben uzay gemim olsun istemiştim.Astronom olmak istiyordum o zaman.
Bu çıktı ustanın elinden :)
Bir yanıt yazın