Havacılık Teknolojileri Dünyası’nın hedefi netleşti: Yakıt Tasarrufu
Uçuş emniyeti çok uzun yıllar boyunca havacılık teknolojilerinin temel kaygısı oldu. Bugün teknolojinin el verdiği ölçüde, emniyetli bir uçuş gerçekleştirilmesi için gereken aviyonik hava platform sistemleri ve yer cihazları, kendilerini kullanan uçucu personel ve yer personeli birlikteliğiyle belli bir eşiği aşmış görünüyor. Ancak bugünlerde bugüne dek “uçuş emniyeti”nin ön planda olduğu gelişim trendinin ana hedefi “tasarufa” yöneliyor.
Bu yönelimin ardında iki temel etken var.
Küresel ısınma ile savaş…
Birincisi tabi ki de küresel ısınma. Küresel ısınmanın ciddi boyutlara ulaşması ve dünyayı tehdit eder hale gelmesiyle sadece havacılık teknolojileri değil, temel bir çok alan ve sektörde bugün daha çevreci ürünler geliştirilmeye çalışılıyor. Küresel ısınmanın temelinde sera gazları var. Sera gazları doğaya büyük ölçüde fosil yakıtların tüketimiyle salınıyor. Bu sebeple özellikle fosik yakıtlarda gerçekleşen tasarruf küresel ısınmanın ilerleyişini yavaşlatıyor.
Petrol fiyatları el yakıyor
İkinci etken ise –aslında birinci ile yerini değiştirip değiştirmemek arasında kaldım- doğal yakıt kaynaklarının hızla tükenmesi ve tabi ki bu tükenişle beraber başta petrol olmak üzere varil fiyatlarında meydana gelen rekor seviyede artış. Son bir kaç sene içerisinde petrolun varil fiyatı neredeyse iki katına çıkmış durumda. Buna rağmen özellikle sivil ticari havacılıkta taşıma ücretlerinin rekabete dayalı olarak düşmesi sektörü zora sokuyor. Her ne kadar barışta istikrar sağlanmış gibi görünse de orduların bölgesel tehditlere karşı sürekli filolarını genişletmesi ve eğitim frekanslarını arttırması sebebiyle askeri harcamalar da haddini aşmış durumda.
Birinci çözüm: Yakıt Değişimi
Manzaraya genel olarak bakıldığında daha ucuz ve daha çevreci bir yakıta ihtiyaç olduğu görülüyor. Nitekim araştırmalar bu yönde. Biyoyakıtın uçaklardaki verimi test edildi. Yakıt tanklarından birine (%25) biyoyakıt karıştırılan yolcu uçağı başarıyla uçtu. Sentetik yakıtlar ise epeydir deneniyordu. En son B-2 bombardıman uçağının %50 sentetik yakıt katkılı yakıtla ses bariyerini aşması, muharebe uçakları için sentetik yakıt kullanabilme yolunu açtı. Bu kimyasal devrim ekonomik ve ekolojik sorunların önüne geçebilecek gibi görünüyor.
İkinci çözüm: Aviyonikler ve Yeni Prosedürler
Uçuş performansını en eknomik hale getirmeye çalışan aviyonikler uçuş prosedürlerini değiştirecek gibi görünüyor. Nitekim daha geçen hafta Airbus A340 ve Airbus SAS 330’da denenen ve yeni bir sistem olan Hava İletişim ve Takip Sistemi Trafik Bilgisayarı (ACSS – Aviation Communication & Surveillence Systems Traffic Computer) uçağın seyir sırasındaki çevresinin trafik haritasını çıkarıyor ve Cristal ITB denen yeni bir prosedürle birlikte uçak kendi irtifasını çevresinin müsait olduğu ölçüde, performansını maksimize edecek ve böylece yakıt tasarrufu sağlayacak şekilde değiştiriyor.
Daha bir çok farklı alanda bugün yeni çalışmalarda bulunuluyor. Havacılık petrol fiyatlarıyla ve küresel ısınmaya karşı savaşmakta kararlı. Şimdilik bize beklemek düşüyor. Ancak Türk yatırımcıların da artık bazı taşların altına elini sokması lazım.
Bir yanıt yazın