DİP
Kaçımız dün buradaydı, Yarın kaçımız olmayız? Hesapladık mı yaşam üçgeninin, Hiç acılarının toplamını? Biliyorsunuz adınız gibi ama, “Akrep” gibisiniz işte, “Midye” gibi, “serçe” gibi, “akrep” gibi… İnsanlığın, alçaklığın dibi!
Başka bir gezegenden…
Bir metinden resme yapay zeka programı olan Midjourney’le denemeler yapmayı çok seviyorum. Midjourney’nin yaptığı işin “sanat” olup olmadığı konusunda çetrefilli tartışmalar var. Yarından Hikayeler’in ilk bölümlerinde Emre Yorgancıgil ile birlikte bu konuyu ele almıştık. Bu konudaki görüşüm hala aynı: Midjourney gibi yapay zekaların yaptığı şey sanat değildir, ama ortaya çıkan ürün bir sanat eseridir. Bunun…
Corona Yazıları – 1
Olağanüstü bir süreçteyiz. Bu kesin… Geleceğin çok belirsiz olduğu ve önümüzü görmekte çok zorlandığımız da muhakkak. Sıklıkla apokaliptik öyküler yazan ve varoluşsal riskler üzerinde düşünen birisi olarak bu yeni kriz hakkında da uzun uzadıya düşünüyorum. Düşüncelerimi de hem kayda almak, hem de sizlerle paylaşmak için ara ara kaleme almaya karar verdim. Başlığa da özellikle “1”…
VE NİHAYET: TUR FİNALİ (MUTLU SON)
Gün finali, hafta finali derken, nihayet tur finaline de katıldım. Tur finali sorularını Evrim Ağacı hazırlamış. Yarışmaya gittiğimde bu bilgiyi öğrendim ve önce çok mutlu oldum; zira terimlerin bilimsel olmasından ötürü rakiplerime göre avantajlı bir konumda olacağımı biliyordum. Ancak kurada beşinciye denk gelişim ve Sn. Ali İhsan Varol’un yarışmanın başından itibaren her fırsatta “Sizin sorularınız…
Bu da Hafta Finali Performansım
Kelime Oyunu’nun hafta finali de sona erdi ve hafta finalini de 9600 puanla birinci bitirerek tur finaline katılma hakkı kazandım. Tur finalinin tarihini bilmiyorum. Beklemedeyiz :)
Kelime Oyunu’na Katıldım
Yıllardır en severek izlediğim ve katılmayı da en çok arzu ettiğim İhsan Varol’la Kelime Oyunu yarışmasına nihayet katılma imkanı buldum. 18.02.2020 tarihinde yayımlanan bölümde biraz da şansın yardımıyla iyi bir performans gösterdim :) Hafta finali 22.02.2020’de… Umarım aynı performansı orada da gösteririm.
Yeni romanım: KIZIL SÜRGÜN
Yeni bilimkurgu romanım KIZIL SÜRGÜN 17 Aralık 2019 itibariyle tüm internet kitapçılarında satışa giriyor. Muhtemelen takip eden hafta tüm kitapçılara gelmiş olacak. Bilimkurgu ile ilgili bir söyleşi ya da konferansa davet edildiğimde “Türkiye’de bilimkurgu edebiyatı neden gelişmedi? Neden talep görmüyor?” sorusuyla muhakkak karşılaşıyorum. İzlediğim ve gördüğüm kadarıyla aynı alanda düş kurduğum diğer arkadaşlarım da aynı…
Yeni kitabım: SAFSATALAR
Günlük hayatta sıklıkla karşılaştığımız akıl yürütme hatalarını konu alan yeni kitabım “Aklın Kırk Haramisi: Safsatalar” çıktı.
FİRARDAN SONRA (E-Kitap)
Uzun bir süre sonra herkese merhaba, “Tek Kişilik Firar” sonrasında çeşitli mecralarda yayımlanmış ve hiç yayımlanmamış öykülerimi bir kitapta toplamıştım. Radikal bir karar vererek bu öyküleri “Firardan Sonra” adıyla e-kitap olarak “gönüllü ücret” prensibiyle yayımladım.
YENİ YOUTUBE YAYINIM: AKIL VAR, MANTIK VAR!
Bir süredir aklımda olan projeyi nihayet başlattım. Özellikle yeni kuşağın videolarla öğrenmeyi daha verimli bulmaları ve bu ortamda en çok da yeni kuşağı “kaybetmemek” için çaba sarf etmek gerektiğinden böyle bir yolu tercih ettim. “AKIL VAR, MANTIK VAR!” isimli yayınımızda bizi rasyonel karar almaktan uzaklaştıran sosyal etkiler, bilişsel önyargılar ve zihinsel kısayollardan bahsedecek, aynı zamanda…
SULUBOYA SERGİSİ
Instagram hesabımın takipçileri bilir; orada bambaşka bir kimlikle yer almaktayım aslında: Suluboya resimlerimi sergilemekteyim. Yaklaşık bir ay önce Instagram takipçilerim arasında bir anket gerçekleştirdim ve katılanların %80’i suluboya eserlerimi satın almak isteyenlere internet üzerinde bir imkân tanımam yönünde talep ilettiler. Ben de bunun üzerine web sitemi açtım: https://watercolor.tevfikuyar.com adresinden eserlerimi görebilir, inceleyebilir ve hatta dilerseniz…
2017’NİN ARDINDAN
(Bu adeti 2013’ten bu yana sürdürüyorum: 2013, 2014, 2015 ve 2016‘nın ardından) Bir yıl daha sonra erdi. Kendi “arşivimi” oluşturmak adına dört yıldır sunduğum “bu raporu” bu yıl da ihmal etmeyeceğim. Ne var ki son üç yıldır yaptığım girişi yapacağım bu yıl da (maalesef):
ANADOLU BİLİM GÜNLERİ: Bilim, Sözdebilim, Bilim Olmayan
17-18 Aralık tarihleri arasında doğup büyüdüğüm Eskişehir’de gerçekleşen Anadolu Bilim Günleri’nde, etkinliğin ikinci günü “Bilim, Sözdebilim ve Bilim Olmayan” başlıklı bir konuşma gerçekleştirdim.
BOĞAZİÇİ EVRİM GÜNLERİ: Ekolojik Rasyonalite ve Uyarlanma Araç Kiti
3-4 Aralık 2017 tarihlerinde Boğaziçi Üniversitesi’nde gerçekleştirilen Evrim Günleri’nde “Ekolojik Rasyonalite ve Uyarlanma Araç Kiti” adlı bir konuşma gerçekleştirdim. Sunumu talep edenler oldu. İsteyenler için buraya yüklüyorum. Konuşmanın videosunu yakında organizasyondaki arkadaşlar yayımlayacaklar. [Sunum]
ÖYKÜ: KETOKE KUNURA
Korku denen duyguyu epeydir yaşamıyordum. Unutmuştum. Bu toprakların halkı bu duyguyu hiç yaşatmamıştı bana. Ne olmuştu peki? Ne olmuştu da ellerine geçirseler tüm etlerimi lime lime edecek, tüm kemiklerimi acımadan kıracak, belki kanımla topraklarını sulayacak, cesedimi de köpeğe benzer hayvanlarına verecekmiş gibi nefretle, hiddetle kovalamışlardı beni? Kalbimin şiddetli atışını şakağımın hemen altında, boğuk vuruşlarını da…
BİLİMKURGUDA (VE OLASILIKLAR EVRENİNDE) DÜNYA DIŞI YAŞAM
18 Kasım 2017’de ODTÜ Amatör Astronomi Kulübü ve ODTÜ Biyoloji ve Genetik Topluluğu ortaklığında gerçekleştirilen ODTÜ Astrobiyoloji Konferansı‘nda konuşmacı olarak yer aldım. Öncelikle (başta Aylin ve Berfin olmak üzere) tüm organizatörlere teşekkür ederim. Gerçekten başarılı bir organizasyon olduğunu söylemem gerek. Diğer konuşmacılarla tanışma fırsatı bulduğum için da çok memnun oldum (Etkinlik Hesabı). Etkinlikte gerçekleştirdiğim sunumu…
KÖK BULMA NÜMERİK YÖNTEMLERİ (MATLAB)
Lisans hayatım boyunca en anlaşılır ve en başarılı kitabın Chapra’nın “Mühendisler için Sayısal Yöntemler” kitabı olduğunu düşünürdüm. Bu kitap kütüphanemin en gözde yerinde hâlen durur. Nitekim MATLAB öğrenmeye çalıştığım şu zamanlarda, nümerik yöntemleri hatırlamaya (yeniden öğrenmeye) çalışırken bu kitaptan ziyadesiyle faydalanıyorum. Nümerik (sayısal) yöntemleri eskisinden daha iyi anladığımı söyleyebilirim, herhalde insanın 20 yaşındayken ve bir şeyi…
ÖYKÜ: ÇOĞULLUK
Yapay zekâ, yani insan zekâsı bir gün makine zekâsını geçebilecek mi? Kulaklara bilimkurgu gibi gelse de son otuz yıldır bilim robotlarının yürüttüğü ateşli tartışmalardan biri bu. Bazılarına göre, karbon bazlı nöronlardan oluşan yapay işlemcilerin kabiliyetleri günbegün artacak ve bir gün makine zekâsına erişebilecek. Ve hatta bu yapay bilgisayarlar, kendileri gibi ve hatta daha zeki yapay…
ÖYKÜ: Gerçek Sevgi
Kadının gözlerine baktı yine. Bıkmadan, usanmadan bakacağı yeni bir çeyrek saate başlıyordu… Evet… Çeyrek saat boyunca, hiç gözünü kırpmadan, hayran hayran bakacaktı. “Konuşmadan gözlerinle beni sevdiğini söylesen…” Adamın aklındaki şarkı idi bu… Şu an tam olarak da böyle yaptığını biliyordu. Nasıl yapmasındı? Karşısındaki bu dilber… Bu kaşları kara, gözleri ela, gözü güzel, huyu güzel kadın……
26 ŞUBAT GÜNDEM ÖZEL: ÖTEGEZEGENLER VE FERMİ PARADOKSU
26 Şubat’ta Deniz Bayramoğlu’nun konuğu olarak Gündem Özel programındaydım. Artık “Stüdyo arkadaşım” diyebileceğim Ethem Derman Hoca’mla ve daha evvel birlikte bir panel gerçekleştirdiğimiz saygıdeğer astronom dostum Sinan Aliş ile bu vesileyle buluştuk. Yavuz Ekşi ve İpek Çay ile de program vesilesiyle tanıştık. Umut Yıldız da Skype üzerinden bizlere katıldı. Program bazen biraz dağılarak ilerlese de…
Hayatın İçinde Mimarlık: MİMARLIK VE BİLİMKURGU
Urbanista tarafından organize edilen Hayatın İçinde Mimarlık dizisinin üçüncüsüne Devrim Kunter ile birlikte konuk olduk. Akbank Sanat’ta gerçekleştirilen etkinlik boyunca bilimkurgu, tasarım, sanat, teknoloji ve kültür arasındaki etkileşimleri hemen her yönüyle ele almaya çalıştık. Yaklaşık bir buçuk saat süren etkinlik oldukça bilgi yüklü oldu. Bilhassa da bilimkurgu görsel tasarımındaki tarihsel gelişimin anlaşılması açısından son derece…
2016’nın ardından
2013, 2014 ve geçtiğimiz yıl hakkında yaptığım gibi, bu yıl da bir önceki yılın bir değerlendirmesini yaparak, kendi kendimi gaza getireyim dedim. Arşivleme açısından da faydalı aslında. Geçen sene yazımın girişinde şöyle yazmıştım: Kişisel kazanımlarımı buraya yazsam da toplum olarak kaybettiğimizi düşündüğüm bir yıl oldu geçen yıl. Bu yüzden gerçek anlamda mutlu olduğum söylenemez. Akademi, eğitim, insan…
Coğrafya mı Kaderdir?
Yunanistan seyahatlerimin birinde çok ama çok güzel bir tesadüf sonucunda Nea Karvali adı verilen bir kasabada kaldım. Nea “yeni” demek. Yunanistan’daki pek çok diğer yerleşim biriminde olduğu gibi, isimde eğer Nea geçiyorsa orası Lozan mübadillerinin yerleşim yeridir ve Türkiye’den her nereden göçmüşlerse oranın ismini “yeni” olarak vermişlerdir (Nea Marmara, Nea Moudania gibi bilindik yerler olduğu…
REVİZYON
Denemediğimi kimse söyleyemez. Denedim. Çok defa. Milyonlarca kez hatta. Lakin hep bir engel vardı. Mahiyetini anlayamadığım, kökenini, nedenini bilmediğim bir engel. Sanki içime işlemişler en başından beri. Özümde, ta en derinlerde, bir türlü aşamadığım bir şey. Ne var ki dirayetliydim. Başarısızlık beni yıldırmazdı. O yüzden yılmadım. Milyonlar mertebesindeki bu ifadem abartı değil. Günde iki bin defa…
Remzi Kitap Gazetesi’ndeki Röportajım
“Tek Kişilik Firar” için “Johnny’lerden, Richard’lardan çok, Hasan’ların, Fikret’lerin öyküsü” tanımlaması yapıyorsunuz. Neden? “Johnny’i tanıtmaya gerek yok, onu herkes kitaplardan, filmlerden tanıyor. Yabancı olan Hasan… Bence bilimkurguyu Hollywood’tan ve Amerikan eserlerinden takip etmek, çok kötü bir alışkanlığa sebep oldu. Bilimkurgu yazmaya heveslenenler, oradaki isimler yerli olursa hikâyelerinin gerçekçiliğini yitireceğine inanıyorlar. Tamam… Bazen buna mecbur…
ÖYKÜ: Cennet-i Sükun
Gezegen ekranı doldurmaya başlamıştı artık. Yeşil, altın sarısı ve mavinin ahenkli bir karışımı olan hâkim rengiyle, her yanı yağmur ormanları ve sahillerle kaplı bir cenneti andırıyordu. Islak, büyülenmiş bakışlarıyla izlediği ekranda, çıplak gözle algılanmayacak bir yavaşlıkta büyüyordu. Bu hedefe 30 yıllık bir yalnızlık sonunda varmıştı. Ayak basılmamış bir gezegendi burası. 35 yıl evvel galaksi ağında…
Afet Fırsatçılığı…
Bir kaç saat önce AHL’de Türkiye tarihinin en büyük terör eylemlerinden biri gerçekleşti. Artık diyecek bir şey bulamıyoruz… (Gerçekten bu kısmı yazıp yazıp sildim. Ne diyeceğiz ki? Bir şey değişmiyor.) Ancak bu saldırının daha öncekilerden bazı farkları vardı. Elbette başlıca fark havalimanı gibi uluslararası bir mekânda gerçekleştirilmesi. Havalimanları, bir ülkenin sınır kapısıdır. Bir aktarma merkezidir….
“Tek Kişilik Firar” Çıktı
Kurgu türünde bir kitabım yayımlanmayalı tam 5 yıl geçmiş… Bu beş yıl boyunca pek çok bilimkurgu öykü yazdım. Takip edenlerin de bildiği üzere, bu öykülerin üçüyle ödül de aldım. Ve nihayet hepsini “Tek Kişilik Firar” adı altında bir kitapta topladım. Kitap, bu hafta itibariyle Kırmızı Kedi etiketiyle tüm kitapçılarda ve kitap satış sitelerinde. Tek Kişilik Firar’daki öyküler bilimkurgu olsa…
RAFTAN Hakkında…
Bir kitap ölçeği için ince, ancak tek başına bir öykü olarak yayımlanmak için de fazlasıyla uzun bir “kısa roman / uzun öyküm” var (ingilizce’de Novelladeniyor). İsmi Raftan… Raftanın çıkış noktası daha evvel Gülbike Berkkam ile yaptığımız bir sohbete dayanıyor. Hatta daha sonra bununla ilgili bir anket çalışması yapıp ilginç bulgulara ulaşmıştım (Ayrıntılar şurada). Şimdi bu…
SIK KULLANILAN SAFSATA: Peki şunun hakkındacılık…
Geçtiğimiz günlerde Twitter’da çok basit bir soru sordum. Esasında bir bilgi sorusu değildi… Kendi hafızamın zayıflığı karşısında, Twitter ahalisine yönelttiği bir yardım talebiydi. https://twitter.com/tevfik_uyar/status/713873966956294145 Bu sorunun yanıtını bulmakta gerçekten de zorlandık. Son saniye basketleri, futbol başarıları gibi, toplumsal birlikteliğimize katkıda bulunmayan anlık sevinçler dışında, dişe dokunur tek aday Aziz Sancar’ın nobel ödülü almasıydı ki, ödül…